Amaç, karbonsuzlaştırmayı olabildiğince mümkün kılmak için denizcilikte hidrojen yakıtının kullanılması ihtiyacına dikkat çekmek ve bunu geniş ölçekte gerçekleştirebilmek için gereksinim duyulan kamu ve hususi yatırımları çekmek.
Bugün MSC Cruises, Fincantieri ve Snam dünyanın ilk okyanusa açılacak hidrojenle çalışan yolcu gemisinin tasarım ve vapur inşasının koşullarını ortaklaşa belirlemek için bir Mutabakat Zaptı (MoU) imzalandığını duyurdu.
Küresel denizcilik ve lojistik holdingi MSC Grubu’nun bir parçası olan, dünyanın en büyük üçüncü kruvaziyer markası MSC Cruises, dünyanın en büyük vapur inşa gruplarından biri ve önde gelen bir internasyonal enerji altyapısı operatörü ile belirli alanlarda sıfır emisyonlu operasyonları mümkün kılacak, hidrojenle çalışan ve dünyanın ilk okyanusta gezi eden yolcu gemisini tasarlama ve inşa etme fizibilitesi ve ilgili hidrojen yakıt ikmali altyapısının geliştirilmesi için ilk olarak değerlendirecek bir emek verme yürütmek suretiyle güçlerini birleştirdi.
Yeşil hidrojen, elektroliz isminde olan kimyasal süreç suyu ayırmak için fosil yakıtlar kullanılmadan, yenilenebilir enerji kullanılarak üretilebilir ve bu yüzden yaşam döngüsünde emisyonsuz olarak kabul edilir. Bu süreç, bir tek su buharı ve ısı yürüyerek bir yakıt molekülü vesilesiyle elektrik enerjisi üretmek için kullanılabilir. “Yeşil” hidrojen, ister saf haliyle isterse hidrojenden türetilen bir yakıt olarak olsun, denizcilik endüstrisinin karbondan arındırılmasına katkıda bulunmak için büyük bir potansiyele haizdir.
MSC Group Cruise Kısmı Yönetim Kurulu Başkanı Pierfrancesco Vago, “Uzun süreden beri çevresel sürdürülebilirliği odak noktası olarak belirleyen bir şirket olarak, sektörümüz için kendimizi enerji devriminin ön saflarına koymak istiyoruz. Bu bağlamda hidrojen enerjisinin büyük katkısı olacağına inanıyoruz. Bununla beraber, bugün hidrojenden elde edilmiş enerjinin üretim seviyeleri düşük kalmaktadır. Bu projeyle, gelecek vaat eden bu teknolojiyi filomuzda ve sektörümüzde kullanılmasına öncülük ederken, piyasaya çevresel taahhütlerimizi ne kadar ciddiye aldığımıza dair mümkün olan en kuvvetli sinyali gönderiyoruz. Lüzumlu denizcilik teknolojisinin geliştirilmesiyle beraber ilerledikçe, enerji sağlayıcıların bunu dikkate alarak üretimi artırdığını ve hükümetlerin ve kamu sektörünün, vapur seyahatleri ve deniz taşımacılığının karbondan arındırılması için eleştiri öneme haiz bir projeye lüzumlu desteği sağlamak için devreye gireceklerini göreceğimize inanıyoruz.”
Fincantieri CEO’su Giuseppe Bono şunları söylemiş oldu: “Yeni çözümler ve teknolojiler bizim için gelişme deposu olan fırsatlardır. Bu da iş ortaklarımıza çevresel etkiyi en aza indirmelerine destek olmak için en iyi inovasyonu sunmamızı sağlamaktadır.”
Snam CEO’su Marco Alverà, “Hidrojen, küresel CO2 emisyonlarının ortalama yüzde 3’ünü ve ek olarak emisyonların azaltılması zor tüm sektörlerde net sıfır emisyon hedefine ulaşmada kilit bir kolaylaştırıcı olabilir. Snam, karayolu, demiryolu ve deniz kanalıyla sürdürülebilir ağır taşımacılık için hidrojen ve biyo LNG benzer biçimde yenilenebilir gazların kullanımını teşvik eden somut girişimlere kuvvetli bir halde bağlıdır. Bizim için bu antak kalma, limanlar ve lojistik dahil olmak suretiyle deniz taşımacılığı zincirinin tamamen karbondan arındırılmasına katkıda bulunmak için yeşil gazlar ve enerji verimliliği mevzusundaki edinim, yetkinlik ve teknolojilerimizden yararlanmaya yönelik daha geniş bir stratejinin parçasıdır.”
MSC Grubu’nun Kruvaziyer Divizyonu, 2050 yılına kadar net karbon yansız operasyonlar gerçekleştirmeyi taahhüt ediyor. Bu hedefi gerçekleştirmek için MSC Cruises, çeşitli tersaneler, tedarikçiler, üreticiler ve öteki kuruluşlarla ortaklaşa emek vererek filosu için çözümler üretme noktasında değişik teknolojilere yatırım yapıyor.
LOJİPORT
Bilge Tekin ; uzun yıllardır kelimelerle dans etmiş deneyimli bir yazardır. Teknolojiyi yakından takip ederken, gemicilik eğitimi alarak denizlerin sırlarını keşfetmiş ve bu maceralardan büyük tecrübeler kazanmıştır. Kitaplardan ilham alan Bilge Tekin; yazma tutkusuyla okuyucularını farklı dünyalara götürmeyi amaçlar. Yılların verdiği birikimle, her bir kelimeyi özenle seçer ve okuyucularının kalplerine dokunmayı hedefler.