Kızıldeniz‘de Husilerin gemilere yönelik saldırıları devam ederken, Avrupalı perakendeciler, tüketicilere Noel coşkusunu yaşatabilmek için tedbir almaya çalışıyor. Sadece Alman ve İngiliz müşteriler, Noel hediyesi olarak düşündükleri moda ve elektronik ürünlerine kavuşmaması olasılık dahilinde.
Perakendeciler, erken sipariş verilmediği takdirde, dirimsel ehemmiyet taşıyan Noel tecim sezonunun, Kızıldeniz’deki terör saldırıları sebebiyle Noel stoklarının bekletilmesi ile bozulabileceğinden kaygı ediyor.
Husilerin internasyonal deniz taşımacılığına yönelik artan terör saldırıları, Kızıldeniz rotalarını ticari deniz taşımacılığına fiilen kapattı. Nakliye sektöründe süregelen ve nakliye fiyatlarının keskin bir halde yükselmesine yol açan fiyat dalgalanması ile birleştiğinde, perakendeciler çifte baskı ile karşı karşıya.
Kârlı Noel tecim döneminden yararlanmak isteyen şirketlerin, tüketicilere yansıyabilecek daha çok fiyat artışından kaçınmak için malları erken sevk etmeye çalışmaktan başka seçeneği yok.
Her yıl küresel ticaretin yüzde 12 ila yüzde 15’ini oluşturan ve dünyanın en işlek nakliye yollarından kabul edilen Kızıldeniz çatışma bölgesinden kaçınmak {hiç de} kolay değil.
Avrupa pazarlarına tedarik elde eden Güneydoğu Asya’nın kuvvetli üretim bölgelerinden gelen konteyner gemileri, Cenup Afrika’nın Umut Burnu’nu dolaşmak zorunda kalıyor ve bu da nakliye sürelerine fazladan 3.500 deniz mili (12 gün) ve şirketlere milyonlarca dolar ek maliyet getiriyor.
Tedarik zinciri danışmanları Drewry’nin Dünya Konteyner Endeksi (WCI) 2024, Hamas’ın İsrail’e saldırısı ve İsrail’in buna karşılık vermesi ile derinleşen Orta Doğu krizinin başlamasından bu yana geçen 10 ay içinde nakliye konteyner maliyetlerinde yüzde 270’lik bir artış kaydetti.
Ağustos 2023’te bir konteynerin fiyatı 1.389 dolar (1.249,20 euro) iken, Ağustos 2024’te bu fiyat 5.182 dolara (4.660,43 euro) fırladı.
Alman ve İngiliz tüketiciler fiyat artışlarına karşı daha savunmasız
Hapag-Lloyd nakliye hacmindeki artışın devam etmesini bekliyor
Internasyonal tedarik zinciri yönetim şirketi INVERTO’dan Patrick Lepperhoff, Euronews’e yapmış olduğu açıklamada, Avrupa’daki tüm büyük ithalatçı ekonomilerin Kızıldeniz’deki kesintinin etkilerini hissedeceğini sadece Almanya ve İngiltere’nin bilhassa kırılgan durumda bulunduğunu belirtti.
“Almanya ve İngiltere benzer biçimde ithal mallara bağımlılığı yüksek olan ülkeler bilhassa zor etkilenecek. Bu ekonomiler büyük seviyede sorunsuz küresel tecim akışlarına bağımlı ve bu kesinti nakliye maliyetlerinin artmasına ve gecikmelere yol açarak bilhassa elektronik, moda ve tüketim malları benzer biçimde sektörlerde fiyatlandırma ve ürün bulunabilirliğini etkileyebilir” diyen Lepperhoff sözlerini şöyleki sürdürdü: “Kızıldeniz’deki aksaklıkların uzun soluklu tesiri tedarik zincirleri üstünde zincirleme etkisinde bırakır yaratıyor. Çoğu zaman yaz ayları nakliye ve depolama için sakin bir dönem. Sadece şu anda, mühim Noel periyodu için mağazaların stoklanmasına yönelik karmaşık süreç iki ay öne çekilmiş olduğu için nakliye sektörü oldukça yoğun.”
Patrick Lepperhoff, “Bu durum perakendeciler üstünde baskı yaratıyor zira erken dönemde daha çok yığın alıyorlar ve bunun için depo alanları olmayabilir. Bunun yerine, perakendecilerin kısa vadeli depolama yedeği aramaları gerekecek -ki bu da oldukca maliyetli olabilir” diye ekledi.
Müşteriler erken satışlardan faydalanabilir mi?
Lepperhoff, perakendecilerin erken Noel stoklarını yerleştirmek için fazladan depo alanına gereksinim duymasının erken satışlar yöntemiyle tüketicilere yarar sağlayabileceği fikrini reddetti.
Bu durumda mağazalardaki fiyatların hakikaten artabileceğini belirten Lepperhoff, “Perakendeciler muhtemelen fazladan depo alanı yaratmak için üçüncü taraf lojistik sağlayıcılara (3PL) güvenecek ve mevcut depo tesislerinin kullanımını artıracak. Sadece bu durum, yüzde 1-3 oranında bir fiyat artışına yol açabilecek ek maliyetleri de bununla beraber getiriyor. Satışlar düzgüsel seyrinde devam edecek olsa da, perakendecilerin ek maliyetleri ne seviyede karşılayabileceği belirsizliğini koruyor ve bu maliyetin bir kısmı daha yüksek fiyatlar yöntemiyle tüketicilere yansıtılabilir” ifadelerini kullandı.
Ceyda kelimelerin dansını seven bir yazardır. Teknoloji meraklısı olarak yeni trendleri takip eder, gemicilik eğitimi alarak denizlerin derinliklerinde maceralar yaşar. Kitaplardan ilham alır ve yazma tutkusuyla okuyucularını farklı dünyalara götürmeyi hedefler