Göçmen türler pasaportla seyahat etmezler, ancak her zaman sınırları aşarlar. Bu da hayvanların korunmasını benzersiz derecede zorlu, uluslararası bir çaba haline getiriyor.
Araştırmacılar, Birleşmiş Milletler Çevre Programı tarafından 12 Şubat’ta yayınlanan ilk “Dünyadaki Göçmen Türlerin Durumu” raporunda, bu çabanın çok çalışmaya ihtiyacı olduğunu savunuyor.
Rapor, Göçmen Yabani Hayvan Türlerinin Korunmasına İlişkin Sözleşme (Convention on the Conservation of Migratory Species of Wild Animals, CMS) adı verilen uluslararası bir anlaşma kapsamında korunan 1.000’den fazla türün en kapsamlı sayımıdır. CMS türlerinin neredeyse yarısı nüfus düşüşü yaşamaktadır. Bunların arasında en kötü durumda olanlar balıklar: yüzde 97’si, yani yaklaşık 56 tür yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Bu türler arasında şeytan vatozları (Mobula mobular) ve taraklı çekiç başlılar (Sphyrna lewini) gibi türler de yer alıyor.
UNEP’in Dünya Koruma İzleme Merkezi’nden Kelly Malsch 8 Şubat’ta düzenlenen basın toplantısında “Balık türlerindeki bu gerçek azalma… beni geceleri uykusuz bırakıyor” dedi.
Raporun amacı, göçmen türlerin korunması için yeni stratejiler oluşturmak üzere 12 Şubat’ta Özbekistan’ın Semerkant kentinde başlayacak olan küresel koruma liderleri toplantısı CMS COP14 için önceliklere rehberlik etmektir. Bu gruba memeliler, kuşlar, sürüngenler, amfibiler ve böcekler dahildir. Bu gruplar genel olarak balıklardan daha iyi durumda, ancak rapor yine de anlaşma kapsamındaki tüm türlerin 5’te 1’inin yok olma riski altında olduğunu gösteriyor. Rapordaki verilerin çoğu endişe verici olsa da, kambur balinaların kurtarılması gibi başarı öyküleri, balıklar da dahil olmak üzere diğer türlerin korunması için fikir verebilir (SN: 11/18/19).
Bilge Tekin ; uzun yıllardır kelimelerle dans etmiş deneyimli bir yazardır. Teknolojiyi yakından takip ederken, gemicilik eğitimi alarak denizlerin sırlarını keşfetmiş ve bu maceralardan büyük tecrübeler kazanmıştır. Kitaplardan ilham alan Bilge Tekin; yazma tutkusuyla okuyucularını farklı dünyalara götürmeyi amaçlar. Yılların verdiği birikimle, her bir kelimeyi özenle seçer ve okuyucularının kalplerine dokunmayı hedefler.