Naz, İngiltere’deki yaşamına örnekler vererek Türkiye’deki vatandaşların tercihlerine tepki gösterdi. İşte detaylar.
Bir döneme damga vurmayı başaran ve adından sıkça söz ettiren Nez, son dönemlerde gözlerden ötelerde hayvanlarıyla beraber yaşıyor. Geçtiğimiz gün Cihangir’de magazin objektiflerine takılan meşhur isim yapmış olduğu açıklamalar ile dikkat çekti.
2000’li Yıllara Damga Vurmuştu
Sakın Ha, Her Şey Boş şeklinde şarkıları ile 2000’li yılların en oldukça dinlenen isimlerinden olan Nez, bununla birlikte danslarıyla da ilgiyle takip ediliyordu. Sadece hayatında köktencilik bir değişiklik yaparak sakin bir yaşama geçiş icra eden ve minimal bir yaşam sürmek istediğini belirten Nez, açıklamalarıyla Türkiye’deki tercihlere yönelik sitemlerde bulunmuş oldu.
45 yaşındaki meşhur isim, lüks ve gereksiz şeylere paralar harcandığını ve İngiltere’de yaşamış olduğu dönemlerde Türkiye’deki şeklinde bir durumu asla görmediğini açıkladı. “En baba telefon markasını alan nadir ülkelerden biriyiz. Ne yazık ki her şeyin en iyisini kullanıyoruz. Otomobillere bakıyorsunuz son model. Bunlar bana gore oldukça fuzuli şeyler. Ben sokaktaki kedilerime vermeyi seviyorum o parayı. Kediler ve hayvanlarla paylaşıyorum. 17 yıl İngiltere’de yaşadım, asla bu şekilde şeyler görmedim. Biz ne yazık ki moda dediğimiz şey hep en iyisinin son modeli. Aylardır aynı sahne kostümünü giyiyorum, insanoğlu şaşırıyor. Dünyaca meşhur yıldız adlar bile bir turneye gidip, üç giysiyle bitiriyorlar işi. Tüketim ülkesinde yaşıyoruz” diyen Nez, meydana getirilen tercihlerin gereksiz olduğuna vurgu yapmış oldu.
Kaynak: magazinhaberleri
Karanlık gecenin ortasında, yıldızların ışığı altında, kelime dokusunun mistik dünyasında dolaşan bir yazar var: Burcu Kara. Adıyla anılan bu gizemli varlık, kelimelerin derinliklerine yolculuk eden bir büyücüdür. Anlatıları, gerçeklikle hayal arasındaki ince çizgiyi bulanıklaştırır ve okuyucularını muhteşem maceraların içine sürükler. Doğumu, bir geceyarısı fırtınası eşliğinde, yıldırımın çaktığı bir anın gölgesinde gerçekleşti. O andan itibaren, Burcu Kara’nın kaderi, yazının büyüsüyle şekillenmeye başladı. Küçük yaşta, gizemli ormanların derinliklerinde kaybolup, masalların sırlarını keşfetti. Bu sırlar, ona içindeki efsanevi dünyayı keşfetme cesaretini verdi.
