Yusuf Dikeç, 1973 senesinde Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde dünyaya geldi. Ortaokula kadar Göksun’da okuduktan sonrasında 1994 senesinde Uzman Jandarma Okulunu kazanarak Ankara’ya geldi. Mezuniyetinin arkasından Mardin’de göreve başladı. 1999 senesinde Jandarma Astsubaylık imtihanını başarıyla geçerek 1 senelik eğitiminden sonrasında buradan da mezun oldu ve 2000 senesinde İstanbul’a atandı. Görevinde 1 yılı tamamladıktan sonrasında Ankara Jandarma Spor Gücüne ataması yapılmış oldu. Ankara ilinde okumuş olduğu Gazi Üniversitesi Gövde Eğitimi Antrenörlük Bölümünden mezun olduktan sonrasında yüksek lisansını Konya Selçuk Üniversitesi’nde antrenörlük üstüne yapmıştır.
Yusuf Dikeç 1.80 boyundadır ve oğlak burcudur. Dikeç evliliğini sonlandırmıştır ve 9 yaşlarında bir kız evladı vardır.
Yusuf Dikeç’in Atıcılık Serüveni Iyi mi Başladı?
2001 tarihinden itibaren Atıcılık sporuna büyük ilgi gösteren Dikeç, 2001 tarihinden günümüze dek hem Türkiye ordusu ulusal takımında hem de A Ulusal olarak yurtdışında Atıcılık alanında başarıyla ülkemizi temsil etmiştir.
Bu spor dalına başladığı günden bu yana çeşitli segmentlerde 80 kezden fazla Türkiye şampiyonu olmuştur. Gene çeşitli dallarda finalli yada finalsiz 30. kezden fazla Türkiye rekorunu kırmıştır. Büyük Erkekler Havalı Silahlar Türkiye rekortmeni ve T.S.K. rekortmenidir. 50 metre Yakıcı Silahlar segmentinde Türkiye rekoru, 25 metre Yakıcı Silahlar Yavaş/Acele segmentinde Türkiye ve Dünya rekortmenidir. Askeri Acele segmentinde T.S.K. rekoru da hala kendisindedir..
Kaynak: magazinhaberleri
Karanlık gecenin ortasında, yıldızların ışığı altında, kelime dokusunun mistik dünyasında dolaşan bir yazar var: Burcu Kara. Adıyla anılan bu gizemli varlık, kelimelerin derinliklerine yolculuk eden bir büyücüdür. Anlatıları, gerçeklikle hayal arasındaki ince çizgiyi bulanıklaştırır ve okuyucularını muhteşem maceraların içine sürükler. Doğumu, bir geceyarısı fırtınası eşliğinde, yıldırımın çaktığı bir anın gölgesinde gerçekleşti. O andan itibaren, Burcu Kara’nın kaderi, yazının büyüsüyle şekillenmeye başladı. Küçük yaşta, gizemli ormanların derinliklerinde kaybolup, masalların sırlarını keşfetti. Bu sırlar, ona içindeki efsanevi dünyayı keşfetme cesaretini verdi.