Aşk yaşamı, fiziği ve toplumsal medya pozlarıyla konuşulan Bade İşçil, katılmış olduğu bir programda hususi hayatına dair dikkat çeken bir itirafta bulunmuş oldu.
Son günlerde değişik isimlerle anılan Bade İşçil, Türkiye’de Barbie olarak anılıyor. Güzelliği, fiziği ve rol almış olduğu projelerdeki başarıya ulaşmış performansıyla adından sık sık söz ettiren Bade İşçil, son olarak Saadettin Saran ile anılmıştı. İkilinin aşk yaşamış olduğu konuşulsa da bu mevzuda bir izahat gelmedi. Meşhur oyuncu, Ahmet Mümtaz Taylan’ın büyük beğeni kazanan Empati programına katıldı. Programda projelerinden aşk hayatına kadar detaylı ve samimi açıklamalarda bulunan Bade İşçil, yapmış olduğu itirafıyla da herkesi şaşırttı.
Projelerin Sevilen İsmi Olmuştu
Türkiye’de büyük ilgi gören projelerde yer edinen Bade İşçil, Ezel, Küçük Tefek Cinayetler ve Aşk 101 benzer biçimde yapımlarda ekranlara gelmişti. Son dönemlerde oldukca fazla teklif almasına karşın tv ekranlarına dönüş yapmayan meşhur oyuncu, güzellikle ilgili bir soruya hususi bir itirafta bulunarak yanıt verdi. Lise yıllarında güzelliği sebebiyle arkadaşları içinde problem yaşadığını söyleyen Bade İşçil, güzelliğine oldukca fazla dikkat etmediğini ve varlık sebebinin güzellik olmadığını söylemiş oldu. Dostlarıyla içinde yaşamış olduğu sorunlara değinen oyuncu, “Varlık sebebim güzel olmak değil, öyleki yaşamıyorum… Bir yere kadar takıldığım noktalar oldu, kızlarla arkadaşlıklarımda eşlerinden; kısaca sevgililerinden kıskandıkları zamanlar oldu lise zamanlarında… Anlam ifade etmeyen buluyordum, kendini soyutluyorsun, kız arkadaşlarından daha oldukca adam arkadaşlarla geçinebiliyordum bundan dolayı daha düz mantık, ‘ay o çekince, şu şekilde baktı’ diye bile yorumluyorlardı bundan dolayı, etraflarında olursam çekince yaratabilirim benzer biçimde görüşmelerine çağırmazlardı, dışlandığımı hissederdim. Güzellik işte burada problem… Empati kurarken kendimi düşündüm…” diyerek bu konudaki düşüncelerini aktardı.
Güzelliğin insan hayatında yaratabileceği sorunlara değinen meşhur isim, programda aşk hayatıyla ilgili oldukca fazla detay vermedi ve gündemdeki iddialara değinmedi.
Kaynak: magazinhaberleri
Karanlık gecenin ortasında, yıldızların ışığı altında, kelime dokusunun mistik dünyasında dolaşan bir yazar var: Burcu Kara. Adıyla anılan bu gizemli varlık, kelimelerin derinliklerine yolculuk eden bir büyücüdür. Anlatıları, gerçeklikle hayal arasındaki ince çizgiyi bulanıklaştırır ve okuyucularını muhteşem maceraların içine sürükler. Doğumu, bir geceyarısı fırtınası eşliğinde, yıldırımın çaktığı bir anın gölgesinde gerçekleşti. O andan itibaren, Burcu Kara’nın kaderi, yazının büyüsüyle şekillenmeye başladı. Küçük yaşta, gizemli ormanların derinliklerinde kaybolup, masalların sırlarını keşfetti. Bu sırlar, ona içindeki efsanevi dünyayı keşfetme cesaretini verdi.