MERSİN (İHA) – Üst üste kırdığı rekorlarla Türkiye’nin en büyük limanı haline gelen Mersin Internasyonal Limanı (MIP), yakın dönemde hayata geçirmeyi düşündüğü yeni yatırımlar için 400 milyon doların üstünde bütçe ayırdı. Mersin Limanı Genişleme Projesine 375 milyon dolar, Kapılar Projesine de 27 milyon dolar kaynak ayıran MIP’nin bu yılki gelişme hedefi ise yüzde 7,5.
15 yılda 402 milyon dolar yatırım harcanması yaparak her geçen gün büyüyen MIP, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’e oluşturulan kapısı olma özelliğiyle yeni yatırımlara odaklandı. Dünyanın en büyük 100 limanı içinde yer edinen ve kesin yükselişini sürdüren MIP, stratejik konumuyla dikkatleri üstüne çekmeye devam ediyor.
Pandemiye karşın büyümeye devam etti
MIP Genel Müdürü Johan Van Daele, bugüne kadarki gelişimleri ve yeni yatırım hedeflerini İHA muhabirine söyledi. 2021’in en sıkıntılı yıllardan biri bulunduğunu ve Türkiye’nin senenin ikinci yarısında yoğun bir halde yaşamış olduğu korona virüs pandemisi ve ekonomik sıkıntının birçok yönden herkesi sınadığını vurgulayan Van Daele, “Sadece tüm bu etkenlere karşın müşterilerimize 7/24 kesintisiz hizmet verme anlayışıyla çalışmaya devam ettik. Bu vizyonla bundan önceki yıla nazaran konteyner iş hacminde yüzde 4,4; konvansiyonel iş hacminde ise yüzde 19 gelişme kaydederek önder liman konumumuzu korumayı başardık” dedi.
“Elde ettiğimiz rastlantı olmayan başarının gururunu yaşıyoruz”
MIP olarak, 2007 yılından bugüne dek 120 milyon doları operasyonel verimlilik, 282 milyon doları da kapasite artırımı amacıyla toplam 402 milyon dolar tutarında yatırım harcanması yaptıklarını söyleyen Van Daele, limanda işletme hakkı bedeli karşılığı ödenen 755 milyon dolar ile beraber toplam yatırım bedelinin 1,2 milyar dolarının üstüne çıktığını belirtti.
Limanın özelleştirilmesinden bu yana muhteşem bir senelik gelişme hızı elde ettiklerini, bunun da MIP’yi konteyner hacmi açısından son 3 senedir üst üste ülkenin en büyük limanı haline getirdiğini ifade eden Van Daele, “2021 senesinde konteyner ve konvansiyonel iş hacminde iki mühim kilometre taşına ulaştık. 9 milyon tonluk konvansiyonel iş hacmiyle 61 senelik zamanı rekoru kırılırken, 2,1 milyon TEU konteyner iş hacmiyle Türkiye’de yeni bir rekora imza atmış olduk. MIP olarak hem konteynerde hem de konvansiyonelde elde ettiğimiz rastlantı olmayan başarının gururunu yaşıyoruz. Bu bir ekip çalışmasıdır ve MIP çalışanları ve paydaşlarının ortak başarısıdır. Hem ekonomideki dalgalanmalarda hem de pandemi koşullarında kaydedilen bu rakamlar, özveri ve emeğin sonucudur. Mersin Limanını hak etmiş olduğu konuma getirmek için tüm imkanlarımızı kullanmaya devam etmekte kararlıyız” diye konuştu.
“Mersin ve Türkiye’nin ekonomik gücüne güç katmaktadır”
Mersin Limanının son 15 yılda birçok yönden mühim mesafeler kat ettiğini vurgulayan Van Daele, MIP’nin belirli yıllara nazaran meydana getirilen değerlendirmeler sonucunda yüzde 7,5’lik bileşik senelik gelişme oranına ulaştığını söylemiş oldu. Van Daele, “Özelleştirme öncesinde 640 bin TEU olan konteyner elleçleme hacmi bugün 2,1 milyon TEU’nun üstüne çıkmıştır. 2008 yılından bu yana yüzde 130 artan iş hacmine paralel olarak yüzde 127 artan üstün dereceli vergi geliri, seneler içinde artarak Mersin ve Türkiye’nin ekonomik gücüne güç katmaktadır. 124 hektarlık alanıyla ülkenin en büyük limanı olan MIP, dünya genelinde 6 bin 200 müşteriye tertipli hizmet vermektedir. Bugün dünyanın en büyük 100 konteyner limanı içinde yer alırken, Türkiye’nin 190 ülke ile karşılıklı ticarete oluşturulan kapısı konumundadır” ifadelerini kullandı.
“İstihdama toplamda 28 bin kişilik ciddi bir katkımız var”
Limanın Mersin ve Türkiye ekonomisi ile istihdama katkısı hakkında da data veren Van Daele, “3 bin kişiye direkt, 25 bin kişiye dolaylı istihdam elde eden ve toplamda 28 bin kişiyle istihdama ciddi bir katkısı olan MIP’nin sunmuş olduğu toplam 32 hizmet ile Türkiye’nin Doğu Akdeniz limanları arasındaki pazar oranı ise yüzde 73,1 seviyesinde. Mersin Internasyonal Limanı, Türkiye konteyner limanları içinde yüzde 17,1, ithalat-ihracat-transit konteyner iş hacmi bakımından ise yüzde 20,5 pazar payına haizdir. Ticarete katkısının ekonomik neticelerini arttırmak amacıyla yatırımlara aralıksız devam etmekteyiz. Kısa vadede ve uzun solukta planladığımız kapasite artırımı ve iyileştirme projeleri ile bölge ve ülke ekonomisine katma kıymetli hizmet sunmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“Yeni yatırımlara 400 milyon doların üstünde kaynak tahsis etmeyi amaçlıyoruz”
Bu yılki hedeflerini ve yatırım planlarını özetleyen Van Daele, geçen senenin sonundan itibaren pandemi sonrası ortaya çıkan konteyner kısıtlamalarıyla beraber artan yüksek navlunların, trendler ve yükleme tercihlerinde etkili olduğuna işaret etti. Bu durumun, MIP’de konvansiyonel yüklerde ortalama yüzde 20 artış, konteynerlerde ise ortalama yüzde 5 azalmaya niçin bulunduğunu belirten Van Daele, şu şekilde devam etti: “Küresel navlun tutarları halihazırda yüksek seyrederken ve yüksek seviyelerde kalması beklenirken, maliyetleri de negatif etkilemekte ve bilhassa Uzakdoğu ticaretinde risk algısını artırmaktadır. Ek olarak Karadeniz’de devam eden krizin, bölgemizde yetiştirilen narenciye sevkiyatlarında belirsizliğe niçin bulunduğunu söylemek mümkündür. Her şeye karşın MIP, çevre illerin yüksek üretim kapasitesi ve kuvvetli hinterland bağlantıları ile navlun hacmindeki önder konumunu korumaya devam etmeye iş koşturmacasındadır. Bu doğrultuda 2022 senesinde beklentimiz yüzde 7,5 bileşik senelik gelişme oranı ile averaj senelik yük faktörünün yüzde 80-90 aralığında yer almasıdır. Bu gelişme beklentileri, MIP’nin hinterland büyümesini karşılamak ve lüzumlu hizmet seviyesini sağlamak için yeni yatırımlara odaklanması icap ettiğinin en somut göstergesidir. Ticaretteki bu artış, Mersin bölgesinin limanla paralel büyüdüğüne işaret etmektedir. MIP olarak yeni yatırımlara toplamda 400 milyon doların üstünde kaynak tahsis ederek artan talebi karşılamayı ve mevcut potansiyeli desteklemeyi amaçlıyoruz.”
“Kapılar Projesine 27 milyon dolar bütçe ayırdık”
Mersin için büyük ehemmiyet taşıyan Kapılar Projesinde bürokrasinin devam ettiğini kaydeden Van Daele, bir an ilkin tüm prosedürlerin tamamlanmasını ve inşaat sürecinin başlamasını umduklarını söylemiş oldu. Projeye 27 milyon dolar bütçe ayırdıklarını ifade eden Van Daele, “MIP olarak Adana-Mersin istikametinde geçmişten gelen limanın niçin olduğu trafik yoğunluğuna kati bir çözüm sunmayı amaçladığımız Kapılar Projesi, şehre daha etkin bir tır trafiği yönetimi getirecek. Projemiz faaliyete geçtiğinde limana gelen tırlar kent trafiğine girmeden direkt karayoluna bağlanabilecek. D-400 kavşağının Adana istikametinde açılacak ayrı bir yol ile CFS sahasına gelen araçlar demiryolunu aksatmadan limana girebilecek, bu durum liman trafiği ve yük elleçleme sürecini de direkt hızlandıracak” dedi.
“375 milyon dolar bütçeli Kapasite Artırımı Projesini Mersin’e kazandıracak olmanın heyecanını yaşıyoruz”
En mühim projelerinden kabul edilen Mersin Limanı Genişleme Projesine (EMH2) de değinen Genel Müdür, “MIP olarak Kapasite Artırımı Projesine ilişkin tüm yükümlülüklerimizi yerine getirmiş bulunmaktayız ve hazırız. Mersin’in bugünü ve yarını için büyük ehemmiyet arz eden 375 milyon dolar yatırım bütçeli Kapasite Artırımı Projesini Mersin’e kazandıracak olmanın heyecanını yaşıyoruz. Proje yardımıyla limanın mevcut kapasitesini 1 milyon TEU artıracak ve direkt 500 kişiye, dolaylı olarak ise 5 bin kişiye istihdam imkanı sağlayacağız. Proje tamamlandığında iki mega gemiye aynı anda hizmet verilebilecek ve gemilerin bekleme sürelerini optimize edebileceğiz. Böylece direkt seferlerin sayısı artacak ve daha kısa transit sürelere haiz rekabetçi navlunlarla Mersin Limanının Doğu Akdeniz’e oluşturulan stratejik konumu güçlenecektir. Bölgenin ekonomik kalkınmasına kıymet katacak Kapasite Artırımı Projesi yardımıyla Mersin Limanı, Akdeniz havzasındaki öteki ülkelerin terminalleri ile aktarmalı konteyner ticaretinde küresel bir oyuncu olarak rekabet edebilecek konumda olacaktır. Proje çerçevesinde ÇED raporuna ilave olarak projenin toplumsal tesir analizi, ses analizi, biyolojik çeşitlilik tesir analizi, hava kalitesi analizi şeklinde yasal zorunlulukları olmayan ve MIP’nin duyarlı yaklaşımını yansıtan birçok çevresel tesir analizi yapılmış ve böylece projenin çevresel duyarlılık düzeyi Avrupa standartlarına yükseltilmiştir. Projemiz tüm bu sürdürülebilirlik çalışmalarımızla desteklenerek Çevre Dostu Proje statüsü kazanmıştır” diye konuştu.
